Djoudj Kuş Cenneti

Batı Afrika’nın en batı ucunda yer alan Senegal’in kuzeyindeki komşusu Moritanya ile sınırını Senegal Nehri belirliyor. Neredeyse 1800 km boyunca akıp giden nehir Atlantik Okyanusunu’na yükünü boşaltmaya yakın büyük bir delta oluşturuyor. Bu 16.000 hektarlık sulak alan konumu itibariyle göçmen kuşlar için kelime manasıyla bir cennet: Djoudj Kuş Cenneti.

Djoudj’u ziyaret etmeyi istemeniz için kuşlar aleminin büyük bir hayranı, kuş gözlemcisi, fotoğrafçı ya da biliminsanı olmanız gerekmez. Sıradan bir gezgin olarak etkileneceğiniz, hayranlıkla ve mutlulukla vakit geçireceğiniz bir yer burası.

Djoudj kuşların Büyük Sahra Çölü’nü geçtikten sonra ilk mola yeri. Koskoca çölde bir vaha. Büyük bir gölün etrafını saran dereler, göletler, durgun su alanları, sığ su yatakları ve kumsallarıyla çeşitli türler için uzun yoldan sonra sığınılacak mükemmel bir yuvalama ve üreme yeri.

Ak pelikan, mor balıkçıl, Afrika kaşıkçı kuşu, büyük ak balıkçıl ve karabatak gibi 120’si kuzey yarımküreden göçenler olmak üzere 365 türden yaklaşık 1,5 milyon kuşa evsahipliği yapıyor Djoudj. Ayrıca, bu bölgenin ara sıra göze çarpan iki su sakini daha var: Timsah ve manati (deniz ineği).

Djoudj Kuş Cenneti’ni listeye seçmemin sebeplerinden biri, bana bir film sahnesini hatırlatması. 2004 tarihli The Notebook filmini seyredenler Ryan Gosling’in Rachel McAdams’ı yüzlerce kuğunun arasında kayıkla dolaştırdığı etkileyici sahneyi anımsar. Kuğu yerine pelikan koyun o sahneye. İşte size Djoudj!

Her yıl Ocak başından Mart sonuna kadar onbinlerce pelikan bu geniş sulak alana yayılarak yavrular ve onların büyümesini izler. Milli parkın ziyaretçilere sağladığı kayıklarla dereler ve göletlerde gezmek mümkündür. Motorunuzu susturup sessizce kürek çekerek aralarından süzülürsünüz. Bazen ürkmeden kayığınızın etrafınızda gezinirerek sizi şaşırtır, bazense sanki bir yerden işaret gelmişçesine aniden hep birlikte havalanıp uzaklaşırlar. Her halükarda sizi aralarına buyur etmişlerdir.

Senegal’e sadece Djoudj Kuş Cenneti’ni ziyaret etmek için dahi gidilir, ancak o kadar yol gitmişken St. Louis şehrini, Lompoul Çölü’nü, pembe sularıyla ünlü Le Lac Rose gölünü, başkent Dakar’ı ve Goree Adası’nı, Saloum Deltası’nı, Joal-Fadiouth’u, Palmarin tuz madenlerini ve Casamance bölgesini görmeden dönmemenizi tavsiye ederim.

PAYLAŞ: