Burası Dallol.
Etiyopya‘nın kuzeydoğusunda, Danakil Çöküntüsü denen sıradışı coğrafyanın içinde yer alıyor.
Kırmızı, turuncu, yeşil gibi göz alıcı renklerde asitli kaplıcalara, gayzerlere ve kükürt havuzlarına ev sahipliği yapan hidrotermal bir alan.
Üç büyük tektonik plaka (Avrupa, Afrika, Hint) burada birbirini iterek volkan oluşumuna sebep oluyor. Dallol de aslında bir kalkan volkan. Şekli, yere konmuş hafif bombeli bir kalkan gibi yayvan. En son 1926’da püskürmüş.
Zeminin hemen altından akan sıcak magma yer altı sularını ısıtıyor. Bunlar yer kabuğundaki çatlaklardan mineralleriyle birlikte dışarı fışkırarak minik tütenler oluşturuyor. Karbondioksit, sülfürdioksit, hidrojenklorit ve hidrojensülfit sızıyor dışarı.
Bu alanda 15-20 dakikadan daha uzun süre kalmak mümkün değil. Gazlar boğazı ve gözleri yakıyor.
Danakil Çöküntüsü dünyadaki en alçak yerlerden biri, deniz seviyesinin 120 m aşağısında. Resmi olarak dünyanın en sıcak ve en kurak yeri. 365 gün/24 saat ortalama sıcaklık 35 derece. Gündüz 46 dereceye kadar yükseliyor.
Dallol’e ulaşım yalnızca 4×4 ciplerle mümkün. Konaklayacak yer yok, su ve yiyecek bulunmuyor. Ekstrem sıcak ve kuruluk nedeniyle hareket etmek yorucu, gazlar nedeniyle nefes almak zor.
Dallol dışında Danakil Çöküntüsü’nün zemininin büyük bölümü tuzla kaplı. Burası göz alabildiğine uzanan bir tuz çölü. Bölgede az sayıda yaşayan Afar halkı tuzu ilkel koşullarda elle çıkarıp satıyor. Ancak ağır tuz plakalarının bu dayanılması zor sıcakta kilometrelerce taşınması gerek.
Danakil’de taşımacılık için tek yol var: Deve kervanları. Evet, inanması güç, ancak bu coğrafyada halen deve kervanları çalışıyor. Gün batımından gün doğumuna kadarki nispeten serin saatlerde yüzlerce deveden oluşan kervanlar bu çölü bir uçtan diğerine katediyor.
Danakil Çöküntüsü’nün en büyük volkanı Erta Ale.
Erta Ale dünyada yalnızca 6 adet bulunan aktif lav göllerinden birine evsahipliği yapıyor. Buradaki lav gölü 1906’da oluşmuş. Görebilmek için hava karardıktan sonra volkanın kraterine tırmanmak ve kraterin ağzında iptidai koşullarda gecelemek gerekiyor. Tırmanış 3 saat sürüyor.
Rüzgar da izin verirse kraterden aşağı bakınca gürül gürül akan lav nehri izlenebiliyor, dahası tıpkı okyanus kenarında kıyıya çarpan dalgaların çıkardığına benzer lav dalgası sesleri duyulabiliyor. Tek kelimeyle müthiş!
Etiyopya ile ilgili diğer yazılarımı buradan okuyabilirsiniz.
Aylak Gezi Kulübü’nün macera turlarını burada bulabilirsiniz.
Maceralardan haberdar olmak isterseniz aylak bültene buradan kayıt olabilirsiniz.